Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Eğitimcilerle İftar Buluşması programında açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Son iki asırdır bu milleti kendi değerlerinden uzaklaştırmak isteyen kültür emperyalizmine geçit vermemek bizlerin asli sorumluluğudur. Çağı yalnızca kuşatmakla kalmayıp onun ötesine geçen bilgiyi ferasetle bir araya getiren yeni kuşaklar bu milletin istikbalinin en güçlü teminatıdır.

Türkiye Yüzyılı Maarif Modelimizde işte bu meziyetlerle donanmış, bu ülkeyi çok daha ileriye taşıma iradesine sahip gençlerin yetişmesini hedefliyoruz. Geçmişin tek tipleştirici, köküne uzak modellerinden çok çektik. Son 23 yıldı birçok alanda yaptığımız sessiz devrimi eğitim sahasında da gerçekleştirdik.

Altyapısından teknik imkanlarına eğitim kurumlarımızı tüm unsurlarıyla Avrupa standartlarına eriştirdik. Sınıflardaki öğrenci mevcudunu ilköğretimde 23, ortaöğretimde 22’ye düşürerek ideal bir seviyeye indirdik. Müfredatta yaptığımız reformları fiziki yatırımlarla güçlendirdik. 360 binin üzerinde derslik inşa ederek toplam derslik sayımızı 735 bine çıkardık.

Öğrencilerimizin ders araç gereçlerine erişimi en üst düzeydedir. Modern Eğitim Bilişim Sistemiyle çocuklarımız eğitim materyallerine kolaylıkla ulaşıyor. Yine iktidarlığımız döneminde 800 binin üzerinde öğretmen ataması yaparak öğretmen başına düşen öğrenci sayısını çok iyi bir düzeye getirdik.

Mesleki gelişimlerinde öğretmenlerimize destek olmak ve eğitim kadromuzun özlük haklarını iyileştirmek amacıyla Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu hayata geçirdik. 4 milyara yakın ders kitabını ücretsiz dağıtarak eğitimde fırsat eşitliğinin önündeki birçok engeli ortadan kaldırdık.

Burada tek tek saymaya kalksak saatlerimizi alacak daha nice hizmet ve yeniliğe imza attık. Çağın ihtiyaçları değiştikçe bizde kendimizi buna göre uyarlıyoruz. Geriden gelen değil evlatlarımızı yarının dünyasına hazırlayacak bir vizyonla hareket ediyoruz.

Milli Eğitim Bakanlığımız eğitim alanındaki çalışmalarımızı bundan sonra da geniş bir perspektiften değerlendirecektir. Evrenseli ıskalamadan kendi kavramlarımızla düşünebilmeliyiz. Eğitim fikir ithalatı değil kendi sesini bulmaktır.

Zaman zaman gençlerimiz, çocuklarımız hiç hak etmedikleri eleştirilere maruz kalabiliyor. Her kuşak bir sonraki neslin sadece farklılıklarına odaklanıyor. Eksiklerine büyüteçle bakarak tespitler yapmakta zorlanıyor. Gençlere yönelik karamsar yaklaşımları doğru bulmuyorum.

Açıkçası ben yeni nesillerden ve gençlerimizden çok ama çok ümitliyim. Okumaya, araştırmaya, kendilerini yetiştirmeye şuurlu bir gençlik adeta fırtına gibi esiyor. Dünyayı takip eden, alanında en iyisi olmak için çalışan TEKNOFEST neslinin gümbür gümbür geldiğini görüyorum.

Bu gençleri gördükçe de Türkiye’nin çok daha aydınlık olacağından hiç şüphe duymuyorum. Biz de ne yapıyorsak bu gençlerin önünü açmak için yapıyoruz. Nasıl ki terör örgütlerine, marjinal yapılara kaptıracak evlatlarımız yoksa siyasi tüccarlarının ihtiraslarına kurban edeceğimiz tek bir gencimiz de yoktur.

Gözünü hırs ve para bürümüşlerin oyunlarının farkındayız. Bazı gençlerin arkasına saklanarak yapılan ucuz oyunların bilincindeyiz. Bu kirli tezgahlara elbette düşmeyeceğiz."